Perakendecilere iki sağlam nasihat


Birinci nasihatim; Satın alarak büyüme, doğal büyü

Son 10 yıldır yazılarımda hep yer versem de hala görüyorum ki çoğu perakendeci satın alarak Perakendecilere iki sağlam nasihat büyüme peşinde. Hadi 3-5 mağaza satın almayı anlarımda 30 - 50 – 100 -200 Mağazalı satın almaları, kendi bünyesi kadar veya daha büyük olanları hiç anlamıyorum.

Söyle tarihinize baktığınızda hiçbir firmaya bu birleşmeler yaramamış aldıkların mağazaların yüzde 60’ı yakını bir yıl içinde kapatmış, diğer yüzde 25’e yakını kambur olarak kalmış yüzde 15 ile ticaret yapmaya devam ediyorlar.

Birleşmeler bünyeye uymamış, alerji yapmış olan bütün sistemler bozulup alarm vermeye başlamış. Personel yeni bünyeyi kabullenememiş. Müşteri kabullenememiş. Büyüme esnasında ise kendi bünyesi bakımsızlıktan zayıflamış.

Hele bu birleşmeler yüksek sayıda mağaza ile yapıldığında bu durum Perakendecilerin Acil servise kaldırılmalarına kadar gitmiştir.

Sağlıklı büyüme için, doğal yollardan beslenin

İkinci nasihat; Kendini tanı, neysen o ol!

Hipermarketler, süpermarketler discount, discountlar süpermarket açıyorlar, açtıklarını sanıyorlar bu anlamsız gidiş nereye?

Ulusal olma çabası ile başka şehirlere açılma çabası ne boş çaba ulusal olma maddi, manevi maliyetine hazır mısın?

Taşrada güçlüsün İstanbul’da ne işin var? İstanbul kurtlar sofrasına oturup karnını doyuran gördün mü? İstanbul da ki kurtlar aç, taşraya inerken senin yerinde güçlü olman lazım.

Geriye dönüp bir tarihe bakın, bu yazdıklarımı yapan küçülen, kapatılan şu anda zor durumda olan marketleri görebilirsiniz.

Değerli Perakendeci kardeşim; 

Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol…

Ama bu nasihatlerime gerek kendi özgüveni ile gerekse çevresindeki pof pofçuları sayesinde hala ben bu işi iyi biliyorum, 40 yıldır baba işimiz, biz bu işin kitabını yazdık diyenleri de duyar gibiyim.

Onlara da şunu söylemek istiyorum; Perakende Mezarlığı böyle düşünenlerde doldu taşıyor.

Saygılarımla,